Fıtık Tedavisinde Kapalı Cerrahinin Yeri

Fıtık karın ve kasık bölgesinin duvarlarındaki yırtık veya gevşekliklerden karın içi organlarının bir şişlik halinde çıkması durumuna verilen isimdir. En sık kasık bölgesinde görülmekle birlikte karın ön duvarında, göbekte, mide üstünde diyafram zarında ve hatta yan ve sırtta görülebilir. Fıtığın tedavisi hemen her zaman cerrahi olarak bu açıklık veya yırtık alanını kapatmaktır. Modern cerrahide büyüme çağını tamamlamış ve daha fazla gelişmesi beklenmeyen yetişkinlerin fıtık operasyonlarında ağrıyı azaltmak ve tekrarlama riskini düşürmek amacıyla sentetik olarak hazırlanan yamalar ile fıtık açıklığının kapatılması temel ilkedir.

Diğer birçok cerrahide olduğu gibi fıtıkların tedavisinde de günümüzde laparoskopik (kapalı) cerrahi teknikler giderek yaygınlaşmakta ve ağrının az oluşu, cerrahi izlerin daha küçük ve estetik olması ve operasyon sonrası günlük hayata hızlı dönüş olanağı gibi laparoskopik cerrahinin genel yararlarından dolayı sıklıkla tercih edilmektedir.

Teknik olarak bilinen laparoskopik cerrahi ilkeler geçerlidir. Rutin hazırlıklar ve en az 6 saatlik açlıktan sonra ameliyathanede genel anestezi uygulamasından sonra fıtığın ilgili olduğu bölge veya karın boşluğu karbondioksit gazı ile şişirilir ve kamera-ışık sistemi yerleştirildikten sonra gerekli cerrahi aletler port denilen boru sistemleri yardımıyla karın boşluğuna sokulur ve operasyona başlanır. Çevresindeki organlara zarar vermeden fıtığın kesesi ve dokusu olması gereken alana yerleştirilir ve fıtığı oluşturan delik veya yırtığın çevresindeki sağlam dokular ortaya çıkarılır. Yine port sistemleri aracılığı ile kullanılacak olan yama ilgili bölgeye yerleştirilir ve çeşitli araçlar ile sağlam vücut duvarlarına tespit edilerek açıklığın kapanması sağlanır. Yine diğer laparoskopik operasyonlarında olduğu gibi kontrollerden sonra karındaki gaz boşaltılarak port sistemleri çıkarılır ve cilt tercihen estetik bir şekilde dikilir.

Ameliyattan sonra hastanede kalış süresi ortalama bir gecedir ve genellikle ameliyattan sonra idrar sondası, mideye burundan takılan boşaltıcı sonda veya karın içine yerleştirilen ve biriken sıvıları boşaltmaya yarayan, dren denilen boru şeklindeki aletlerin takılmasına ihtiyaç duyulmaz. Ameliyattan 5-6 saat sonra hasta yatağından çıkarılır ve dolaşmasına izin verilir. Yine 6. saatte yemek yemesine izin verilir. Genellikle ağrı kesiciler dışında fazla ilaç tedavisine ihtiyaç duyulmaz. Günlük hareketlerinde kısıtlaması olmayan hasta ameliyattan sonraki ilk hafta içerisinde normal beslenebilmekte ve yaranın durumuna göre üçüncü ile beşinci gün arasında banyosunu yapabilmektedir. Normal günlük aktiviteye 4-5 gün içinde dönen ve işe başlama olanağı olan hastanın refleks sürelerinin uzamasından dolayı araba kullanması konusunda uyarılır ve ortalama 9-10 gün araba sürmemesi istenir.

Karın duvarlarının kesilmemesi nedeniyle hastalar açık cerrahiye göre çok daha hızlı normal hallerine dönerler. Ağrının çok daha az ve çok daha kısa süreli olması genel olarak tüm laparoskopik cerrahi operasyonlarının ortak avantajıdır. Kozmetik olarak çok küçük ve estetik izlerin oluşması da kapalı cerrahinin avantajıdır. Erken veya geç dönemde dikişlerin sağlıksız olarak iyileşmesi ve yaranın açılması ya da fıtıklaşması gibi sorunlar açık cerrahinin olumsuz taraflarıdır. Bu sorunların ortaya çıkmasının şansı kapalı cerrahide çok düşük iken, ortaya çıkmaları halinde tedavileri de çok daha kolay olmaktadırlar.

Laparoskopik fıtık cerrahisinde de diğer tüm cerrahi operasyonlarda olduğu gibi belli oranlarda komplikasyon, yani operasyona bağlı sorunlar ve ayrıca başarısızlıklar, açık operasyona dönme ihtimali ve fıtığın operasyondan sonra tekrarlama olayı ortaya çıkabilmektedir. Ama bu oranların çok düşük ve cerrahi güvenliğinin oldukça yüksek olduğunu belirtmek gerek. Laparoskopik fıtık cerrahisinin maliyetinin yüksek oluşu ve açık fıtık cerrahi tekniklerinin günümüzde oldukça güvenilir ve kolay gerçekleşmesinden dolayı kapalı cerrahi halen belli bir gurup hastaya uygulanmaktadır. Özellikle daha önce açık cerrahi tekniklerle fıtık onarımı uygulanan ve tekrarlama ortaya çıkan, ayrıca her iki kasık bölgesinde (iki taraflı) fıtığı olan hastaların tercih edilen fıtık cerrahi tekniği laparoskopik yöntemler olmalıdır.

Diğer birçok ülkede olduğu gibi fıtık sorununun çok yaygın olduğu ülkemizde, bu operasyonlar yaygın bir şekilde ve dünya standartlarında yüksek başarı oranlarıyla gerçekleştirilmektedirler.